25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı mücadele günü: Şiddete hayır!

postcard_1Kadına yönelik şiddet, insan haklarına saldırıdır. Şiddet, kadının yaşam hakkı ve bedeni üzerinde ataerkinin ifadesidir. Dünyada bir milyar kadın cinsel saldırıya uğruyor ya da dayak yiyor. Bu sorun göçmenlere özgü değildir ve göçmenleri toplumdan dışlayıcı yasalar ve düşüncelere hizmet etmesi için politikacılar ve medya tarafından kötüye kullanılmamalıdır. Kadın ve Genç Kız Sığınma Evlerine devlet teşviğinin azaltılması ise durumun daha da kötüleşmesine yol açıyor. Almanya’da her dört kadından biri ev içi şiddete maruz kalıyor. Senede 45 bin kadın, çocuklarıyla birlikte kadın evlerine gidiyor. Binlercesi, oralarda yeterince yer olmadığı için ihtiyaç duyduğu yardımı alamıyor.

Durum sanıldığından kötü ve durumun iyiye gitme şansı yok gibi. Senelerdir kadın evlerine ve danışma merkezlerine, bu yardımlara muhtaç kadınların aleyhine olacak şekilde maddi teşvik azaltılıyor. Buna ek olarak ev içi şiddetten kaçan ve kadın sığınma evinde yer bulamayarak konut arayan kadınlar, kirası ödenebilir konut bulamıyorlar. Danışma merkezlerinde çalışan sayısının ihtiyaca uygun artırılmaması, terapi yerlerinin azlığı ve geldikleri yerde, göç yollarında ağır travma geçiren mülteci kadınlara yönelik özel terapi ve yardım olanaklarının azlığı gibi sorunlar var.

10.11.2016’da Federal Parlemento cinsel suçlara ilişkin yasayı yenileyerek “hayır, hayırdır” ilkesiyle cinsel taciz ve saldırıyı mağdurun ispatlaması gerektiğine ilişkin yükümlülüğü ortadan kaldırdı. İnsan hakları ve kadın örgütlerinin senelerdir çıkması için mücadele verdiği yeni yasaya göre, kadının hayır demiş olması, cinsel saldırı ve tacizi ispatlamaya yetecektir. Ancak yasa. cinsel taciz, saldırı ve tecavüzün faillerinin göç kökenli veya mülteci olması durumunda sınırdışı edilebilecek olması nedeniyle halen sıkıntılar taşımaktadır.

Kadına yönelik şiddet bireysel bir sorun değildir!

25 Kasım 2016’da kadına yönelik şiddete karşı mücadele günü vesilesiyle  sesimizi yükseltiyoruz ve şiddete maruz kalan kadınların daha etkin korunmasını talep ediyoruz.

Bunun için:

  • Kadına yönelik şiddete karşı daha etkin ve kararlı mücadeleyi,
  • Şiddete uğrayan kadınların gittiği kadın evlerinin daha fazla desteklenmesini,
  • Kadın evlerinde çalışanların TVÖD’ye uygun ücretlendirilmesini,
  • Yurtdışından evlilik yoluyla gelen kadınlara eşten bağımsız oturum hakkı verilmesini

          talep ediyoruz!

Türkiye’de AKP Hükümeti, çocukların tecavüzcüleriyle evlendirilmelerini olanaklı kılan bir yasa çıkarma derdinde. 

BÖYLECE ÇOCUKLAR DEĞİL, TECAVÜZCÜLER KORUNACAK!

17 Kasım akşamı bir AKP Milletvekili “çocuklara cinsel saldırıda bulunan kişilerin nikah yoluyla  rehabilatasyonunu” hedefleyen bir yasa önergesi üzerinde tartışma başlattı. Parlamento ilk oturumunda bu yasa önergesini olumladı ve yeni yasaya göre cinsel saldırının faili yetişkin erkek, 18 yaşından küçük -kimi durumlarda 15’den küçük-  “mağdura” nikah kıydığında suç unsuru ortadan kalkacaktır.

AKP hükümetinin yüz karası yasa önergesi onaylandığında sadece çocuk evlilikleri meşrutiyet kazanmayacaktır, aynı zamanda kadın ve çocuk bedenlerine sınırsız cinsel saldırı ve tacizin önü de açılmış olacaktır! Daha 2016’nın Haziran ayında 15 yaşın altındaki çocuklara cinsel istismarın “cinsel taciz” olmadığına ilişkin yasa değişikliği söz konusu olmuştu.

Bu önerge ile mağdurun mağduriyeti daha da artacak; cinsel istismara uğradığı yetmez gibi bir de kendisini istismar eden kişi ile evlenme ve evliliğini sürdürme baskısı ile karşı karşıya kalacaktır. Bu da tecavüzün, cinsel istismarın hukuk eliyle aklanması anlamına gelir.

Çocukların cinsel istismarının, tecavüzün evliliğe dönüştürülmesinin, istismarcının “evlilikle” cezadan kurtarılmasının önü açılamaz!

Biz Almanya Göçmen Kadınlar Birliği’nden kadınlar olarak Türkiye’deki kadın dernek ve kuruluşlarının protesto eylemlerini destekliyoruz ve bu yasa önergesinin derhal geri çekilmesini talep ediyoruz.

ÇOCUKLARA VE KADINLARA YAPILAN CİNSEL SALDIRI VE TACİZLERE HAYIR VE TECAVÜZCÜLER YASAL CEZALARINI ÇEKSİN!

Almanya Göçmen Kadınlar Birliği

 

, ,