Tülin Çakmak (Metal İşçisi)
Almanya bu günlerde metal işkolunda çalışan işçilerin Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleriyle gündemde. Bilindiği üzere Almanya’nın farklı eyaletlerinde yürütülen TİS görüşmelerinin şu sıralar süren ikinci turunda metal işverenleri hemen bütün bölgelerde benzer bir teklifle masaya oturdu. Bu sene görüşmelerin en dikkat çeken yanı işverenlerin sendikal mücadeleyle yıllar önce elde edilen sosyal ve ekonomik hakların bu TİS’lerde tek tek işçilerin elinden alınmaya çalışılması oldu. Çalışma saatlerinin haftalık 42 saate çıkarılmak istenmesi bunlardan en dikkat çekici olanlardan biri. Bakıma muhtaç yakınları olan çalışanların haftalık çalışma saatlerinin 28’e indirilmesi de IG Metall Sendikası’nın talepleri arasında. Görüşmelerin ilk turunda anlaşma sağlanamaması üzerine birçok kentte birçok fabrikada uyarı grevleri gerçekleştirildi. Benim çalıştığım ve Münih’te bulunan fabrika da bunlardan biri. Biz Kontischicht (sürekli vardiya) denilen sistemle çalışan bir fabrikayız. Fabrikamız kısa bir süre önce bir Amerikalı tekel tarafından satın alındı. 7 gün çalışıyoruz ardında izin günlerimiz oluyor. Almanya’da halen uygulamada olan birçok çeşit esnek çalışma modelinden biri de bizim çalışma şeklimiz. Fabrikamızı satın alan firma, Almanya’daki yasalara rağmen sendikayı yok saymaya hatta devre dışı bırakmaya çabalıyor. Halen almakta olduğumuz hafta sonu ve gece çalışmaları için bize ödenen ek ödentileri ödeyemeyecek durumda oldukları söylüyor. Bu iki mesele fabrikamız için bu TİS döneminde en önemli noktalar. 9 Ocak akşamı sendikamız IG Metall’in çağrısıyla iki vardiyanın beraber katıldığı ve yakınlarımızın da destek sunduğu uyarı grevi gerçekleştirdik.
Greve çıkan işçiler arasında bulunan kadın işçiler çok heyecanlıydı. Kadın işçiler arasında, TİS görüşmelerinde çalışma saatlerinin yükseltilmek istenmesi en çok tepki çeken maddelerden biri oldu. Haftalık 35 saatlik çalışma süresinin 42 saate çıkarılmak istenmesi kadın çalışanlar arasında tepki topladı ve bu tepkiler ‘Bizi iyice köle gibi buraya bağlamak istiyorlar ‘ ‘Hafta sonları ve gece çalışma sürelerimize ödeme yapılmayacaksa Kontischicht’te neden çalışalım ki?’ , ‘Onlar istesinler biz de isteklerimiz konusunda diretiriz ve haklarımızı alana kadar da gerekirse sokağa çıkmaya devam ederiz’ gibi yorumlarla dile getirildi. Daha önce eylemlere katılmayı gereksiz gören ve boşa vakit kaybı olarak değerlendiren bir işçi kadın, bu kez uyarı grevindeydi ve çalışma saatlerinin yükseltilmesiyle ilgili yaptığı espriler neşeyle karşılanıyordu. “Bırak dizileri kaçırmayı sağlığımız elimizden gidecek” diye yaptığı yorumsa kadınlar tarafından onaylanıyordu. Kadın işçiler, sendikanın haklarımız alınana kadar yapacağı grevler dahil bütün eylemlere katılacaklarını söylüyorlardı. Uyarı grevinin ardından fabrikada molalarda yapılan sohbetlerin konusu buydu. Uyarı grevinde sendikamızın TİS görüşmelerinde istediği yüzde 6 yerine metal işverenlerin direttiği yüzde 2’nin istenmediği sık sık atılan sloganlarla vurgulandı. Meşaleli yürüyüşün ardından yapılan konuşmalarda genel anlamda sözleşme koşullarından özelde fabrikamıza yönelik sorunlardan ve uygulamalardan da bahsedildi.
İşverenin sunduğu teklifin yani yüzde 2’nin kabul edilemez bir teklif olduğu ve görüşmeler boyunca istediğimiz yüzde 6’nın ısrarla ret edilmesi durumunda ise şehrimizin iki büyük fabrikası olan BMW ve MAN de 24 saatlik grevler yapılacağı, hala anlaşma sağlanamaması durumunda ise daha büyük bir grev dalgasının kaçınılmaz olduğu da yapılan konuşmalarda sıkça belirtildi. Uyarı grevinin akabinde diğer şehirlerde yapılan uyarı grevleri de büyük bir coşkuyla takip edildi.
Almanya’da metal işçileri olarak şimdi görüşmelerden çıkacak kararı merakla bekliyoruz. Kararın olumsuzlukla sonuçlanması durumunda da büyük bir greve kadar gidebilecek bir sürece girmiş bulunmaktayız. Türkiye’de de sürdürülen metal iş kolundaki TİS görüşmelerinin kazanımla sonuçlanması için bizim de bu görüşmelerden kazanımla çıkmamız kaçınılmazdır. Görüşmeler nasıl sonuçlanacak bilmiyoruz şu anda ama bildiğimiz şu ki, daha da kötüleşecek çalışma koşullarına mahkum olmamak için Almanya metal işçilerini çetin bir mücadele süreci bekliyor. Sendikamızın da dediği gibi yaşamımıza uygun bir sözleşme için biz metal işçileri özellikle de kadın işçiler bu çetin mücadelede var olduğumuzu uyarı grevinde haykırdık ve görünen o ki kadınlar olarak bu mücadelenin bir parçası olmaya devam edeceğiz…