Berlin: Kadınların mücadele günü

Duygu Aloğlu

Demo zum internationalen Frauenkampftag
1921’den bu yana kadınlar hakları için sokaklarda. Lakin kadın hakları mücadelesinin genişlemesi, gelişmesi ve yönelimler bakımından artık sadece kadın hakları değil patriarkaya ve toplumsal cinsiyet rollerine karşı mücadele eden herkesin bu „hak arama mücadelesine“ tanık olduğunu ve sokaklara çıktığını görmekteyiz. Örneğin Berlin bu anlamda çok renkli ve canlı bir 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü yürüyüşü gerçekleştirdi. Kimi kaynaklara göre 5 bin kimine göre 8 bir kişilik bir katılım vardı. Sayı tabii ki çok önemli ama benim için erkeklerin „ erkek“ olduğu için dışlanmadığı, trans kadınların „ay sakalın var“ diyerek kortej dışında bırakılmadığı, kadın hakları ile birlikte toplumsal cinsiyet düzen(sizliğ)inden nasiplenen herkese çağrı yapan ve kucaklayan bir yürüyüşün önemi tartışılamaz. Zaten yürüyüşü düzenleyen organizasyonun çağrısı da buna yönelikti: „Yürüyüş sadece kadınlar için değil, ataerkil düzen tarafından sınırlandırılmaya, kontrol edilmeye çalışılan tüm insanlara yöneliktir“.

f_kt2015_sticker_4c_rund-04-page-001
Bir çok kadın, göçmen, LGBTI, gençlik ve sol ve sosyal demokrat örgüt ve partilerin, sendikaların katıldığı yürüyüş, saat 13.00’de Rosa Luxemburg Platz’da başladı ve 2,5 saat süren yürüyüşün ardından Brandenburger Tor’da sona erdi. Katılım başta sınırlı gibi gözükse de zamanla arttı. Üstelik gençlerin katılımı bence yürüyüşe damga vurdu. Sadece gençler değil, yaşlılar, kadınlar, erkekler, ya da kendini bu tanımlamanın dışında tutanlar, çocuklar, LGBTI üleyeri, ve seks işçilerinin katılımları da küçümsenemez. Bu kadar farklı, renkli ve kalabalık bir yürüyüşün gerçekleşmesinde tabii ki yürüyüş için yapılan çağrı ve belirtilen talepler çok önemliydi. „Feminist mücadeleyi birleştirelim“ çağrısı altında, kadınların erkeklerle eşit ücret alması ve eşit imkanlara kavuşması, göçmen kadınların sorunlarına daha fazla çözüm üretilmesi, kadına yönelik şiddete karşı mücadale edilmesi, transfobik, homofobik yapılara karşı çıkılması, kadın bedeninin özgürlüğü ve bu bağlamda kürtajın suç kapsamından çıkarılması, Pegida gibi ırkçı ayrımcı oluşumlara karşı açıkca tavır alınması, silahlanmaya, savaşa ve şiddete karşı durulması gibi çok yönlü ve önemli talepleri vardı. Rojava, Şengal ve Kobane’ye selam yollayan yürüyüş organizasyonu yaptığı çağrıda, „Kadın Mücadele Günü Birliği olarak özgür iradeye dayalı daha iyi bir yaşam için verilen mücadelenin ve kadına karşı uygulanan baskılara karşı verilen öz savunmanın ayrılmaz parçası olduklarını ve var olan toplumsal ilişkilere karşı dayanışmacı, eleştirel ve dönüştürücü olmayı temel aldıklarını“ belirttiler.

11025117_790785717662202_6956432966234418632_n
Yürüyüşte göze çarpan önemli yanlardan biri „feminizm“ kelimesinin taleplerde, pankartlarda, meydanlarda çokça kullanılmasıydı. Feminiz kelimesi, kelimeye karşı önyargılardan, kelimeyi „erkek düşmanlığına“ indirgeyen zihniyetten arındırılmış ve kelimenin anlamına, özüne yönelik haklar için mücadeleye ve dayanışmaya vurgu yapan bir halde rahatça kullanılmıştı. Özellikle gençlerin bu kelimeyi benimsemesini ve katılımlarının çok olmasını feminist kelimesinin popüler medyada, kadın gücü ve dayanışması anlamında kullanılmasına bağlıyorum. Emma Watson, Beyonce, Madonna gibi ünlülerin kelime ile barışık güçlü ifadeleri gençleri etkilemişe benziyordu.
Lakin yürüyüşün katılımcı sayısını etkileyen unsurlardan biri aynı anda yapılan etkinliklerin olması diye düşünüyorum. Bunun yorumlanması „ya dünyadan haberleri yok“ ya da büyük, renkli, kitlesel bir eyleme katılmak yerine kendi tabanına yönelik başka bir çaba arayışı olabilir kanımca. İlki büyük bir yanılsama, ikincisi ise stratejik ve önemli bir hata. Bu kadar bütünleştirici ama farklılıklara vurgu yapan kitlesel bir eylemde yer almak kendi tabanına yönelik organizasyonlar düzenlemekten daha anlamlı olabilir. Velhasıl Berlin Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü’nde talepleri ve katılımcıları ile herkesi selamlayan, kadınların hakları için insanları sokaklara çıkaran gerçekten güzel, renkli, anlamlı ve kalabalık bir yürüyüşe ev sahipliği yaptı.

,